Hakkımızda başlığı altında genellikle bir kimlik, bir aidiyet, bir hedef tesbiti, yahut bir iddia veya bir farklılık vurgusu yer alır. Bu hususlardan birisi, ister istemez öne çıkartılır. Vulgus Yayınları bir arkadaş grubunun teşebbüsü olarak, Türkiye’de sosyal bilimler alanında yapılan çalışmaları herhangi bir pazar kaygısı gütmeden sunmak dışında somut bir amaca sahip değildir. Elbette, nitelikli ürünlerin seçilmesi, hem okuyucunun ödüllendirilmesi anlamını taşıyacak hem de yayınevinin işini iyi yapmaya çalışmasının bir işareti olacaktır. Ayrıca benzeri teşebbüslerde sık sık karşılaşıldığı üzere, burada bir merhamet talebinden yahut yapısal engellerin ortaya çıkardığı sınırlara karşı bir kahramanlık gösterisinden daha fazlasını hedeflemekteyiz. Devamlılık ve istikrar, yayınevinin ısrarla takip edeceği iki ilkeyi teşkil edecektir. Vulgus Yayınları, kendi işini iyi yapmaktan başka bir gayesi olmayan herkese açıktır. Okuyucusunu da benzer bir şekilde tahayyül etmektedir. Hem yazar hem de okur, daha iyi olabilecek bir dünyada kendi yolunu çizmekte özgür, bu yolun yaslandığı değerleri sarih kılmakla yükümlü, buna karşılık, konumunu moral bir diktaya dönüştürecek benmerkezci bir tutumdan uzak, aynı düşünceleri taşımanın kıvancıyla mutlu, bu düşüncelerin farklılığıyla takviye edilen bir konumlanmışlığın sakinliğiyle hayata ve kültüre katkısını sunmaya çalışacaktır. İnanıyoruz ki, yazarın çabasını değerli kılan içtenlik ve sahicilik, okuyucunun öğrenme ve eleştirme alışkanlıklarıyla bir yerde önünde sonunda buluşacaktır. Vulgus Yayınları, bu uğrağın kurulabilmesine küçük bir katkı sunabilirse, elinden geleni yapmış olacaktır. Biz, bu mütevazi gayeyle yola çıktık; bu tevazuyu paylaşmak isteyenler, bizim tabii dostlarımız ve emek ortaklarımız, eylem yoldaşlarımızdır. Bir sürü problemle karşı karşıyayız; bunların bir kısmı yayıncılığın ülkemizde hemen herkesin karşılaştığı problemler, bir kısmı da kenardaki teşebbüslerin niceliğiyle ilgili problemlerdir. Bunların elbette farkındayız; bu farkındalık, ancak, işimizi elimizden geldiğince iyi yapmanın gerekçesini oluşturacaktır, yapamamanın mazeretini değil. Saygılarımızla,